Ana Sayfa Uncategorized Kemal Baştürk: Türk AVM tecrübesini Azerbaycan’a taşıyoruz

Kemal Baştürk: Türk AVM tecrübesini Azerbaycan’a taşıyoruz

Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezlerinde yöneticilik yaptıktan sonra kariyerini Azerbaycan’a taşıyan Kemal Baştürk, 2022’den bu yana Pasha Malls COO’su olarak görev yapıyor. Baştürk, Azerbaycan perakende ekosisteminde gözlemlediği fırsatları, Türk markalarının gücünü ve önümüzdeki dönemde sektörü bekleyen gelişmeleri bizlerle paylaştı.

Röportaj, AVMDergi.com

Türkiye’de AVM sektörünün en hızlı geliştiği dönemde kariyer yolculuğuna başlayan Kemal Baştürk, Ankamall, Marmara Park, Aqua Florya ve Vialand gibi Türkiye’nin önde gelen alışveriş merkezlerinde edindiği deneyimin ardından 2022 yılında Azerbaycan’a adım attı. Bugün Pasha Malls COO’su olarak görev yapan Kemal Baştürk, bir yandan Azerbaycan perakende ekosisteminin gelişimine katkı sağlıyor, diğer yandan Türk markalarının bu pazardaki konumunu güçlendirecek adımlar atıyor. Türk profesyonellerin dinamizmini ve çok yönlülüğünü yurtdışında başarıyla temsil eden Baştürk, AVM yönetiminde kültürel benzerliklerin avantajlarından, yatırım fırsatlarına ve müşteri alışkanlıklarındaki farklılıklara kadar pek çok konuda önemli gözlemler paylaşıyor.

Bize kısaca AVM sektöründeki kariyer yolculuğunuzdan bahseder misiniz?
2003–2013 yılları arasında hazır giyim üretimi ve ardından perakende sektöründe çeşitli görevlerde bulundum. Bu dönemde AVM kültürüyle ilk kez tanıştım ve Türkiye’de AVM’ciliğin hızlı büyüdüğü yıllarda sektörel gelişimi yakından izleme fırsatı elde ettim. 2013 yılından itibaren büyük ölçekli alışveriş merkezi projelerinin geliştirilmesi, kiralanması ve yönetimi alanlarında faaliyet gösteren ECE Türkiye Proje Yönetimi A.Ş. bünyesinde çalışmaya başladım. Bu süreçte Ankamall ve Marmara Park AVM yönetimlerinde görev aldım; ardından Park Afyon ve Aqua Florya AVM’de müdürlük yaptım. 2017 yılında Gürsoy Grup bünyesine katılarak Vialand AVM Yönetim Direktörü olarak görev aldım. 2022 yılından bu yana ise Azerbaycan’da Pasha Holding çatısı altında yer alan Pasha Malls şirketinde COO pozisyonunda kariyerime devam etmekteyim.

Yurt dışındaki bu göreve nasıl bir süreç sonunda geçiş yaptınız? Karar vermenizde etkili olan faktörler nelerdi?
Uzun yıllar ülkemizin önde gelen AVM’lerinde farklı pozisyonlarda görev aldıktan sonra hem tecrübelerimi çeşitlendirme hem de yeni meydan okumalarla karşılaşma arzusu içimde giderek güçlenmeye başladı. Özellikle pandemi sonrasında, bir süredir yurt dışı pozisyonlara yönelme isteğim artmıştı. Bir diğer önemli motivasyonum ise yıllar içinde edindiğim bilgi ve deneyimleri yeni kadrolarla paylaşma istekliliğimdi. İşte tam da bu süreçte, Azerbaycan maceram başladı.

İlk gittiğinizde sizi en çok şaşırtan ya da zorlayan şey ne oldu?
Açık yüreklilikle söylemek gerekirse, beni en çok şaşırtan şey, bu ülke hakkında aslında ne kadar az şey bildiğimi fark etmem oldu. Tarihi, coğrafyası ve genel kültürü konusunda sahip olduğum sınırlı bilgi, ilk etapta adeta bir şok etkisi yarattı. Avrupa standartlarında planlanmış ve düzenli bir şehirleşme, zengin mimari yapılar ve tertemiz caddelerle karşılaşmayı doğrusu beklemiyordum. Yaklaşık on beş gün boyunca beni zorlayan bir diğer konu ise ofis ortamı oldu. Aynı anda dört farklı dilin — Azerbaycan dili, Rusça, İngilizce ve Türkçe — konuşulduğu bir çalışma ortamına girmek, başlangıçta kısa süreli bir kültürel şok yaşamama neden oldu. Ancak bu duruma çok kısa sürede adapte olduğumu da özellikle vurgulamak isterim.

“Bazen kendimi Türkiye’deki bir AVM’deymişim gibi hissediyorum”

Türkiye’deki AVM yönetimiyle bulunduğunuz ülkedeki AVM yönetimi arasında ne gibi temel farklar gözlemliyorsunuz?
Bence Türkiye’de AVM sektörü çok kısa bir sürede, son derece hızlı bir gelişim gösterdi ve bugün birçok ülkenin oldukça ilerisinde bir know-how oluşturdu. Azerbaycan perakende pazarı ise hâlen gelişmekte olan bir kategoriye ait. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin geçmişte deneyimlediği değişim, gelişim ve dönüşüm süreçlerini bu pazarda da görmek mümkün olacak.

Müşteri profili, ziyaretçi davranışları ve kiracı beklentileri açısından nasıl farklılıklar var?
Temel faktörler açısından çok büyük farklılıklar olduğunu söyleyemem. Kültürel benzerliklerimizin yanı sıra, marka karmalarının da Türkiye’deki AVM’lerle büyük ölçüde benzerlik göstermesi, oldukça ilginç deneyimler yaşamama neden oluyor. Hatta bazen yönettiğimiz alışveriş merkezlerinde etrafıma baktığımda, kendimi âdeta Türkiye’deki bir AVM’deymişim gibi hissedebiliyorum.

Azerbaycan perakende ekosisteminde en çok dikkat çeken unsurlar neler?
Buradaki ekosistemin en önemli unsurlarından biri, markaların büyük master franchise iş birlikleriyle operasyonlarını yürütüyor olması. Perakende yapısının ağırlıklı olarak ithalata dayalı olması da dikkat çeken bir diğer özellik. Ayrıca öne çıkan bir başka unsur, ekosistemin istikrarlı yapısı. Ülkenin para birimi olan manatın uzun yıllardır ABD doları karşısında sabit kur rejimiyle korunuyor olması, sektöre güven veren bir istikrar ortamı yaratıyor.

“Genç ekipler için tecrübelerimizi hikâyelerle aktarıyoruz”

Günlük operasyonlarda karşılaştığınız en büyük zorluklar neler?
Yaşadığımız en büyük sorun, tedarikçi çeşitliliği açısından istediğimiz düzeyde alternatiflere sahip olmamamız. Bu noktada Azerbaycan pazarı, yeni tedarikçiler için önemli fırsatlar sunmaya devam ediyor.

Yönetim tarzınızı yerel kültüre göre nasıl uyarladınız?
Ciddi bir know-how transferi gerçekleştirme imkânımız oldu ve bugün geldiğimiz noktada bu alanda önemli adımlar attığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Özellikle genç ekiplerin AVM’ciliğin temel parametrelerini modern bir bakış açısıyla kavramaları için yoğun çaba harcadım. Bunu yaparken, örneklendirmelerle ve yaşadığımız tecrübeleri hikâyeleştirerek aktarmak önemli bir fark ve etki yarattı. Ayrıca yerel unsurları ve kültürü dikkate alarak, anlatımlarımı bu referanslarla zenginleştirmem, çok daha etkili sonuçlar alınmasına katkı sağladı.

Kiracılarla ilişkiler ve marka yönetimi konusunda farklılıklar hissediyor musunuz?
Azerbaycan’da birçok markayı kendi bünyesinde bulunduran büyük perakende grupları mevcut. Bu nedenle, bu gruplarla ilişkileri stratejik açıdan doğru değerlendirmek ve buna uygun politikalar geliştirmek kritik önem taşıyor. Biz de tüm iş ortaklarımızla mümkün olduğunca yakın bir çalışma ortamı yaratmaya özen gösteriyor, iş birliği temelli ilişki yönetimi anlayışını uyguluyoruz.

“Türk markaları Azerbaycan’da gurur verici bir ilgi görüyor”

Azerbaycan’da Türk markalarına olan ilgi nasıl?
Türk markalarına, memnuniyet verici düzeyde olumlu bir ilgi mevcut. Azerbaycan ile Türkiye arasındaki derin tarihsel ve kültürel bağlar, markalarımıza oldukça pozitif bir bakış açısı kazandırmış durumda. Biraz önce de ifade ettiğim gibi, AVM’lerimizdeki marka karmalarında Türk markalarının ciddi bir ağırlığı var ve bu durumla gurur duymamak gerçekten imkânsız.

Sizce Türk markalarının bu pazarlarda daha fazla yer alabilmesi için neler yapılmalı?
Yeni gelişmekte olan Türk markalarının, ülkedeki temel parametreleri daha yakından takip etmeleri ve iş birliği temelli büyüme stratejilerine ağırlık vermeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu çerçevede, bizden destek talep edecek firmalara gerekli desteği memnuniyetle sunmaya hazır olduğumuzu da özellikle vurgulamak isterim.

Türk AVM profesyonellerinin güçlü yönlerini nasıl tanımlarsınız?
Çalışkanız! Yurt dışında görev yaptığınızda farklı ülkelerden profesyonelleri tanıma fırsatı buluyorsunuz. Gözlemime göre Türk profesyoneller, esneklik ve verimliliği çok dengeli bir şekilde birleştiriyorlar. Bu nedenle de son yıllarda Türkiye, birçok coğrafyaya nitelikli profesyonel ihracatı yapabilme başarısını gösterdi.

Azerbaycan’da AVM sektörü sizce nasıl bir evrim geçiriyor?
Azerbaycan’da sektörümüz hâlen büyüme evresinde. Önümüzdeki dönemde temel atma töreni planlanan projelerimiz bulunuyor. Ayrıca geliştirme aşamasında olan yeni AVM yatırım planlarımız da mevcut. Tabii ki tüm dünyada olduğu gibi, bizde de verimliliği artırma ve teknolojiyi iş süreçlerinin daha etkin bir parçası haline getirme çalışmaları aynı paralelde gelişiyor.

“Yeme-içme ve eğlence odaklı karmalar öne çıkacak”

Önümüzdeki 5 yılda AVM’leri ve perakende sektörünü neler bekliyor?
Bence COVID şoku, önümüzdeki yılları da şekillendirmeye devam edecek. Yeme-içme ve eğlence odaklı marka karmalarının giderek arttığı, online perakende ile rekabetin ise yoğun biçimde süreceği bir dönemi hep birlikte izlemeye devam edeceğiz.

Yurt dışındaki deneyiminiz, kişisel ve profesyonel hayatınızı nasıl etkiledi?
Tecrübelerimi böyle harika bir ülkede paylaşabiliyor olmak, ilk günden beri beni oldukça heyecanlandırıyor. Ülkeye hızlı bir şekilde uyum sağlamam ve yeni kadroların gelişimine katkıda bulunmam, hem kişisel hem de profesyonel yaşamımda unutulmaz deneyimler yarattı. Böyle bir sürecin parçası olmaktan büyük bir keyif duyuyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz