İstanbul’da 3 AVM’de mağazaların iki saat geç açılması konusunda BMD Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, markalı organize perakende sektöründe son yıllarda yaşanan türbülansa dikkat çekildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘yurt içinde dövizli ticaretin ülke ekonomisi için açık tehdit oluşturduğunu’ defalarca vurguladığı hatırlatılan açıklamada “Tüm sektörlerden perakende markalarının sıkıntılarına muhatapların kulak vereceğini umuyoruz” denildi.
Döviz kurlarına bağlı olarak artan yüksek kira maliyetlerinin varlıklarını tehdit etme noktasına gelmesinden yakınan markalar, ‘onurlu’ ve ‘adil’ ticaret talebi ile İstanbul’daki 3 AVM’de mağazalarını iki saat geç açtı.
BMD Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, ülke ekonomisi için vazgeçilmez önemi bulunan perakende sektörünün iki yıldır türbülansla karşı karşı karşıya bulunduğu hatırlatıldı. Türbülansın son haftalarda şiddetini daha da arttığının altı çizilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Son bir haftada üç marka konkordato ilan etmek zorunda kaldı”
“Sektörü derinden sarsan sorun temel olarak dövize bağlı maliyet artışından kaynaklanıyor. Sezon başında satış fiyatlaması yapılan ürünlerin maliyeti her gün artan kira ve imalat giderleriyle neredeyse satış fiyatını yakalıyor. Bu durum perakende ticareti sürdürülebilir olmaktan çıkarırken, oluşumu on yılları bulan markalarımızın faaliyetini sona erdirecek bir tehdit haline gelmiş bulunuyor. Üzülerek izlediğimiz gibi son bir haftada köklü üç markamız konkordato ilan etmek zorunda kaldı.
Markalarımız Türkiye’de faaliyet gösteren AVM yatırımcılarının üçte ikisi ile neredeyse hiçbir sorun yaşamadan tam bir iş birliği içinde faaliyetlerini sürdürüyorlar. Ağırlıklı olarak yabancılardan oluşan üçte birlik AVM yatırımcısı ise omuz omuza verip dayanışmaya en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde ülke gerçeklerini ısrarla görmek istemiyor. Eylül ayında kamuoyu baskısıyla söz konusu AVM’lerin önemli bir kısmı günlük kurdan ‘göstermelik’ bir şekilde vazgeçti. Buna rağmen kira faturaları yılbaşına oranla yüzde 31, son bir yıla oranla ise yüzde 46 daha yüksek olarak düzenlendi.”
“İş birliğine gitmeyen AVM’lerin oyalama taktiği sürüyor”
İşbirliğine gitmeyen AVM yatırımcılarının önceden olduğu gibi yine ‘oyalama’ taktiğini sürdürdüğü belirtilen açıklamada markaların talepleri şöyle sıralandı:
• Markalı perakende sektörünün önemli temsilcisi BMD üyeleri her ay kira düzenlemesi için kapı kapı gezmek zorunda bırakılmamalı. En kısa sürede ‘onurlu’ ve ‘adil’ bir ticaret düzeni tesis edilmeli.
• Mücbir sebeplerle karşılaşan, zora düşen, işletmesini kurtarmaya çalışan girişimci, yüksek cezalarla tehdit edilmemeli. Bu gibi durumlarda iki ay önceden bildirimde bulunulması kaydıyla verimsiz mağazanın cezasız kapatılmasına imkân veren bir yasal düzenleme çok acil hayata geçirilmeli.
• Yabancı paraya endeksli ticaret ve hammaddenin ağırlıklı bölümünün dövizle tedarik edilmesi imalat sektörümüzü çok olumsuz etkiliyor. ‘Fırsatçı piyasa yapıcı’lara karşı hammadde tedarikçileri, ülke ekonomimizin geleceği için markalarımızla iş birliğini arttırmalı.
• Markalı perakende sektörünün güçlenmesi ve katma değerli ihracat için çalışan BMD işletmelerinin aynı zamanda istihdam konusunda büyük bir sorumlulukları bulunuyor. Bankalar üyelerimize kredi kullandırtırken bu sosyal kriteri de göz önünde bulundurmalı.
• Zorlu süreçte markalarımız ile omuz omuza veren ve dayanışma gösteren AVM’lerin de döviz borcu bulunuyor. Bu AVM’lerin yatırımcıları ‘çarşılar ve mağazalar kapanmasın’ ilkesi ile her türlü fedakarlığı gösterirken perakendeciyi anlamamakta direten AVM yatırımcıları ısrarla kendi döviz borçlarını öne sürmeye devam ediyorlar. Söz konusu döviz borçları Bakanlık tarafından resmi olarak tespit edilerek çözümü konusunda bir çalışma başlatılmalı.
Açıklamada, BMD’nin Türkiye’nin en köklü perakende markalarını çatısı altında bulundurduğu hatırlatılarak, “400 bin kişiye sağladığı istihdam ile sosyal sorumluluğunun bilincinde olan BMD yönetiminin temel amacı çarşıların ve mağazaların kapanmaması için kamuoyunun dikkatini sorunlara çekmek ve çözüm önerileri sunmak” denildi.