adL, yaklaşık 30 yıldan bu yana Türk kadınını giydirmeye devam ediyor. Adil Işık Group Başkan Yardımcısı ve Tasarım Ekibi Direktörü Zehra Işık, “Yabancı markalarla eşit şartlara sahip olmak Türk markalarının sürdürebilir olmaları için en önemli kriter olarak görünüyor. Biz kira öderken, yabancı markaların yüzde ile çalışması kabul edilebilir değil” dedi. Geçtiğimiz yıl e-ticaret kanalının yüzde 200 büyüdüğünü belirten Zehra Işık, markanın başarı hikayesini, pandeminin etkilerini ve önümüzdeki dönem yatırımlarını AVMDergi.com’a anlattı.
Röportaj, AVMDergi.com
adL, yaklaşık 30 yıldan bu yana Türk kadınını giydiriyor. Siz, başarı hikayenizi nasıl özetlersiniz, başarının altında yatan nedenler nelerdir?
Bana göre başarı istikrarla eş anlamlı… İlk günden beri hedefimiz, mütevazı kimliğimizden ödün vermeden tüketicimizle samimi bir bağ kurmak ve emin adımlarla daima ileri gitmekti, bugün varsak, bu değeri yaratmayı başardık. Markalarımızla kadınların güzel günlerinde olduğu kadar, zor günlerinin de eşlikçisi olduk. Kilo aldık, zayıfladık, çocuklarımız oldu, evlendik, büyüdük, istendik. Yeri geldi, boşandık, ağladık, yeri geldi işimizde terfi hak ettik. Biz kadının her anında onunla düşünebilmeyi, filtresiz ve her an ulaşılabilir olabilmeyi tüketicimizle birlikte öğrendik. Markalarımızla bulunduğumuz pandemi koşullarına karşı da tüketicimizle olduk, çevik ve atik yapımız sayesinde koşullara hızla ayak uydurduk. Daima önce tüketicimizi dinledik ve onların ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak yeni ürünler tasarladık. Bugün amacımız kadınları doğal yaşamaya motive ederken, fiziksel hoşluğu ile içsel yolculuğunda mutluluk vadedebilmek. Ve tabii ki tüm yaşananlara rağmen her koşulda kadınların ihtiyaçlarına göre modayı ulaşabilir kılmak…
Türkiye genelinde nasıl bir organizasyona sahipsiniz? Mağazalar ağırlıklı olarak nerelerde? Kaç mağazanız bulunuyor?
adL markamızla oluşturduğumuz marka kimliği ve değerini yurt içi ve yurt dışında da büyütmeye devam ediyoruz. Türkiye’de 106, yurt dışında 44 olmak üzere toplam 150 adet mağazamız bulunuyor. Mağazalarımızdan tamamen bize ait olanlar da var, bölgeyi bizden daha iyi tanıyan perakendeci iş ortaklarımızla franchise’larımız da mevcut. 2020 yılında e-ticaret alanında iyi bir ivme yakaladık ve büyümemiz hız kazandı. Bulunduğumuz dönem dijitalleşme dönemi. Bu nedenle bu alanda gördüğümüz ilgiyi daha iyi bir yere taşımak için yatırımlarımızı bu yönde yapıyor, istihdamı gittikçe bu alana kaydırıyoruz.
“Diğer ülkelere göre kendimizi daha hızlı toparlayacağız”
2020’nin başından bu yana hepimiz zor günler geçirdik. Pandemi sizi nasıl etkiledi? Hem sonuçları hem de önümüzdeki dönem aldığınız kararlarlar neler oldu?
Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi elbette başlarda bizi de zorladı. Sezon için hazırlandığımız ve çıkış yapacağımız bir dönemdi. Defilelerimiz ertelendi, koleksiyonlarımızın üretimine ara verildi. Geçen yıl Mart ayının sonunda raflarda olması gereken ürünler Temmuz’dan sonra satışa çıkabilir oldu. Bizler bu süreçte tüm şartları değerlendirerek tüketicimizin ihtiyaçlarını anlamaya ve bu yönde koleksiyonları revize ederek üretmeye karar vermemizle, olumsuzlukları artı yöne çevirdik. Herkesin evde olduğu dönemde bu ihtiyaca uygun ürünler hazırladık, sunduk. E-ticaret alanımızı daha da iyileştirdik ve bu alandaki hizmet ağımızı ve organizasyonumuzu genişletmeye devam ediyoruz. Türkiye olarak krize dayanaklı ve alışık bir ülkeyiz. Biz diğer ülkelere göre daha hızlı kendimizi toparlayacağız. Benim buna inancım tam. Ayakta kalmak ve istihdam sağlamak için üretimlerimiz durmamalı. Biz de bunun için çalışmalarımıza tüm hızımızla devam ediyoruz.
Peki yurt dışı mağazalarınız salgından nasıl etkilendi?
Aslına bakarsanız ilk kapanma Avrupa’da yaşandı. Onlar bizden önce bu durumu yaşamaya başladı. Tüm ülkeler aşağı yukarı aynı sıkıntıları yaşamaya ve bu dönemde tüketiciye ulaşmak için başka araçlar bularak ilerlemeye ve tüketicisine ulaşmaya devam ediyor. Düzelmelerin önümüzdeki yıldan sonra olmasını öngörüyoruz.
E-ticaret kanalında yüzde 200 büyüme
Pandemi nedeniyle online alışveriş kanallarınızdaki büyüme rakamlarını öğrenebilir miyiz?
E-ticaretimiz geçtiğimiz yıl yüzde 200’e yakın oranda büyüdü. Burada online alışverişte tüketici alışkanlıklarının daha farklı ve değişiklik gösteriyor olduğunu gördük. Mesela mağazalarda dikkat çeken yüksek kalite, couture hissi verene pahalı üretimler, internette yerini uygun fiyatlı ürünlere bırakıyor. Günlük ve doğal kumaşların kullanıldığı ürünlere ilgi her geçen gün daha çok artıyor. Hızlı ertesi gün teslimatları gibi yeni düzene uyumlu yenilenmeler yaparak müşterimize daha hızlı ve güvenilir teslimat sağlıyoruz.
Büyük beden markanız Love my body ile istediğiniz başarıyı yakaladınız mı?
Love my body, adL mağazasına gelip aradığı modeli kendi bedenine uygun bulamayan alternatif bedene ihtiyaç duyan ve bunu dile getiren tüketici mektuplarıyla oluştu. Moda sektöründe küçük bedenler varken biz Love my body ile yıllar öncesinde her kadına özgürlüğünü sunduk. Dünyada modayı taşımak herkesin hakkı. Genç bir kız alternatif beden giydiği için evinde kıyafetsiz kalmamalı. Kot pantolondan, tuluma, gece kıyafetinden, spor kıyafete kadar herkesin giymek istediği ürün ve tasarımları bulmaya hakkı olmalı. Her alanda olduğu gibi bu alanda da başarımızı korumaya ve daha ileriye taşımaya yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Love my body, adL mağazalarında bile çok soruluyor.
“Sağduyulu AVM’lerle ilerleyeceğiz”
Bu süreçte AVM’lerden beklentileriniz nelerdir?
AVM’ler konusunda ortak beklentilerimizi derneğimiz aracıyla ulaştırıyoruz. Ancak tabii ki yabancı markalarla eşit şartlara sahip olmak Türk markalarının sürdürebilir olmaları için en önemli kriter olarak görünüyor. Biz kira öderken, yabancı markaların yüzde ile çalışması kabul edilebilir değil.
Önümüzdeki dönem proje ve yatırımlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Mağaza sayınızla ilgili hedefiniz nedir?
Artık farklı bir sürece girsek de mağazacılık her zaman önemli bir konumda yer alıyor. Ancak şu anki şartlar çerçevesinde eşitlik ve sağ duyulu olan AVM’lerle ilerlemeyi ve elbette hem yeni mağaza hem de online alışveriş kanallarımızla sürdürülebilir büyüme yolculuğumuz devam edecek.