Ana Sayfa İNDEKS AYD ‘AVM sektörünün başarı anahtarı sürdürülebilir projeler’

‘AVM sektörünün başarı anahtarı sürdürülebilir projeler’

AYD Sürdürülebilirlik Komite Başkanı ve Kanyon Genel Müdürü Cem Eriç, yapılan bir çalışmada AVM’lerin yıllık 3 milyar kilowatt saat enerji tükettiği tespit edildiğini belirterek, bu rakamın yaklaşık 300 bin konutun yıllık enerji tüketimine denk geldiğine dikkat çekti. AVM sektöründe sürdürülebilir projelerin önemine işaret eden Eriç, “Sürdürülebilir yaklaşımların yatırımın tasarım aşamasında ele alınması işletme maliyetlerinde önemli avantajlar sağlıyor ve misafirlerin konforunda artışa neden olabiliyor” dedi. Cem Eriç, Sürdürebilirliği destekleyen çözümler geliştiriliğinde, AVM’lerin direkt işletme giderlerine pozitif katkı sağlanacağını ve böylelikle kiracıların aidat yükünü hafifleleyeceğini belirtti.

Fulya BAYRAKTAR
AYD, AVM Yatırımları Konferansı’nda Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) ile el sıkıştı. Bu iş birliği neden önem taşıyor, sizden dinleyebilir miyiz?
AVM’lerde sürdürülebilir kalkınma yaklaşımı ile ilgili farkındalık yaratılması, bu yaklaşımın benimsenerek yönetim kriteri haline getirilmesi ve uygulamaya alınması konularında ortak çalışmalar yapacağız.  AYD, SKD’nin “Binalarda Enerji Verimliliği Bildirgesi”ni üye kurumların imzalamasını teşvik edecek, böylece Türkiye’nin ve dünyanın en önemli sorunlarından biri olan iklim değişikliği konusunda ortak çözümün parçası olacak. Bildirgeyi imzalayan kurumlar enerji kullanım performanslarını arttırmayı hedefleyecekler. Proaktif bir platform olarak yıllar itibariyle gelişimi hedefleyen bu inisiyatif, katılımcı kurumlar için beş aksiyonu içeriyor. 1. Mevcut durumu tespit etmek ve hedeflenen değişime uygun olarak zamana dayalı enerji ve/veya CO2 azaltım hedefleri belirlemek, 2. Enerji kullanım performansının iyileştirilmesine yönelik bir şirket politikası yayınlamak, 3. Şirket binaları için belirlenmiş bu hedefleri gerçekleştirmeye yönelik bir uygulama stratejisi ve denetim programı belirlemek ve hayata geçirmek, 4. Şirketin enerji kullanımı, CO2 salınımı ve azaltım hedefleri konusunda yapmış olduğu ilerlemeyi Sürdürülebilirlik ve diğer benzeri raporlarında yıllık olarak yayınlamak,  5. Binalarda enerji verimliği çalışmalarını daha yaygın hale getirmek için, tedarikçiler, çalışanlar ve diğer paydaşlarla pazarlama, AR-GE , bilgilendirme ve eğitim gibi faaliyetler yapmak. SKD, AYD üyesi kurumlarla sürdürülebilirlik yaklaşımının yaygınlaştırılması amacıyla, eğitim, seminer, toplantı gibi ortak faaliyetler yürütecek.

“Sürdürülebilir yaklaşım AVM’lerin tasarım aşamasına ele alınmalı”

AYD, sürdürülebilir kalkınma konusunda ne gibi politikalar geliştiriyor? Sürdürülebilir olmak için AVM sektörünün sorumlulukları neler olmalı?
kanyon-cem-ericTürkiye’de şu anda 360 olan AVM sayısının 2018 sonunda 450’ye yaklaşması bekleniyor, toplam kiralanabilir alan da 14 milyon metrekareyi aşacak. Bundan 20 yıl önce bu sayı sadece 12 idi! Diğer yandan organize perakende hızla gelişiyor, mağaza formatları geliştikçe ve büyüdükçe daha fazla enerji kullanır hale geliyor. Yapılan bir çalışmada AVM’lerin yıllık 3 milyar kilowatt saat enerji tükettiği tespit edildi. Bu da yaklaşık 300 bin konutun yıllık enerji tüketimine denk geliyor. Avrupa’da perakende, ticari sektörün enerji tüketiminin yüzde 23’ünü oluşturuyor. Perakende ve AVM’ler için ana enerji kullanımı ısıtma, havalandırma, soğutma ve aydınlatma için yapılıyor.  Bu tüketimin büyük bölümü mağazalar ve restoranlarda gerçekleşiyor, toplam enerjinin yaklaşık dörtte üçünü kullanıyorlar. Diğer ana kullanım ortak alanlar için ısıtma, havalandırma ve soğutma sistemleri. Her şeyden önce sürdürülebilir yaklaşımların yatırımın tasarım aşamasından itibaren ele alınması hem işletme maliyetlerinde önemli avantajlar sağlıyor hem de misafirlerin konforunda artışa neden olabiliyor. Aslında alınabilecek tedbirler var ve bunlar önemli miktarda enerji ve su tasarrufu yapılmasını ve atıkların değerlendirilmesini sağlayabilir. Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabilirim: Alışveriş merkezindeki mağazaların kendi kullanımlarının farkına varabilmesi ve aksiyon almaya yönelmesi için akıllı ölçüm sistemleri kurulabilir. Gelişen LED teknolojileri sayesinde hem uygun maliyetli hem de yüzde 80’lere varan tasarruflu aydınlatma çözümleri ilk etapta devreye alınabilir. Ülkemizde iletim hatlarından kaynaklanan kayıp-kaçak oranları yüzde 17. Yerinde üretim sağlayarak ki bunlar mini kojenerasyon, PV paneller, rüzgar türbinleri gibi, hem daha uygun maliyetli enerji tedariki sağlanmış hem de fosil yakıtlara dayalı enerji üretimindeki kayıp-kaçak oranlarında düşüş sağlanabilir. Zaten COP21 de Türkiye, Ulusal Emisyon Azaltım Beyanı’nda yerinde enerji üretimi için devlet teşvikini arttıracağını deklare etmiştir.  Yine benzer şekilde AVM’lerin çatıları, yenilenebilir enerji ya da yeşil çatı çözümleri ile ölü alan olmaktan kurtarılabilir. Soğutma ve havalandırma sistemlerinde iyileştirmeler yapılabilir. İzolasyonlarla ısıtma ve soğutmadaki kayıplar önlenebilir. Yüksek enerji tüketen ekipmanların etüt çalışması ile tespit edilip ve yüksek verimli modelleri ile değiştirilebilir. Suyu verimli kullanmak için fotoselli armatürler, daha az su ile yıkama yapan rezervuarlar kullanılabilir. Proses suyu ve yağmur suyunun toplanıp rezervuar ve peyzaj sulamalarında kullanılmasına yönelik gri su çözümleri uygulanabilir ve aynı şekilde peyzaj sulamalarında zaman saatli damlama sulama sistemleri ile su tasarrufları sağlanabilir. Atık yönetimine yönelik olarak geri dönüşüme ilaveten, özellikle restoranların evsel atık kapsamındaki yemek artıklarından doğal gübre üretilmesini sağlayan kompost sistemi, yine restoranların atık kızartma yağlarından biyodizel üretimi gibi döngüsel ekonomi çözümleri devreye alınabilir. Sürdürülebilirliğin sosyal kısmına baktığımızda, çalışan yoğun sektör olan AVM’lerde kadın çalışan sayısı arttırılabilir. Mağaza çalışanlarına belirli periyotlarla sürdürülebilirlik ile ilgili olarak deneyimli işletme personeli ya da danışman firmalar vasıtasıyla enerji ve su verimliliği, ISG konularında bilinçlendirme eğitimleri verilebilir. “Mevcut AVM’ler sürdürülebilirlik uygulamalarına nasıl özendirilebilir?” sorusuna gelince, sürdürülebilirliğin ekonomik boyutuna baktığımızda AVM’lerin direkt işletme giderlerine pozitif katkı sağlayacak ve böylelikle kiracıların aidat yükünü hafifletecektir. Örnek olarak, 10 yıllık işletme ömrü olan bir motoru ele aldığımızda sadece yüzde 2’si satınalma maliyetini oluştururken yüzde 98’i enerji maliyetidir. Yüksek verimli motor değişimi ile 6-12 ay gibi kısa bir sürede yatırımınızı amorti edebiliyorsunuz.  Yeni AVM yatırımları konusuna geldiğimizde eko dizayn dediğimiz, daha tasarım aşamasında sürdürebilirliği destekleyen çözümler geliştirilebilir. Tasarımlarda doğayı kullanmayı tercih etmeliyiz. Doğal aydınlatma, doğal havalandırma, yağmur suyu gibi. Yatırım aşamasında çok az bir ek maliyet hatta aynı maliyetle, enerji ve su tüketimi düşük ürün tercihleri ile işletme aşamasında ekonomik ve çevresel faydalar sağlanacaktır.  Yılda 1 milyarı aşkın ziyaretçi sayıları ile AVM’ler sürdürülebilir kalkınmanın temel unsur ve ilkelerinin ülkemizde daha iyi anlaşılması, benimsenmesi, hayata geçirilmesi ve toplumun her kesimine yaygınlaştırılmasında önemli rol alabilir.

“Sürdürülebilir kalkınma şart”

Sürdürülebilir bir kalkınma olmadan devam eden süreçte kayıplar neler olur sizce?
Dünyamız değişiyor… Küresel ısınma, iklim değişikliği hepimizin hayatını etkiliyor.  Bir yanda kuraklık diğer yanda seller oluyor. Çevresel riskleri dikkate almadan iş hayatını yönetmek artık mümkün değil. Toplumlar da değişiyor… Sosyal medyanın da etkisiyle artık toplumlar tepkilerini çok daha çabuk gösteriyorlar. Bir markanın tedarik zincirinde yaşanan bir olumsuzluk o markanın ürünlerinin tüm dünyada boykot edilmesine neden olabiliyor. Diğer yandan da toplumlar arasındaki uçurum da artıyor. Bazı toplumlarda tüketim çılgınlığı yaşanırken bazıları ise kuraklık nedeniyle açlıkla mücadele ediyorlar.  Dünyamızın kaynakları sınırlı… Tüm ekonomik ve sosyal faaliyetlerimizi bu kaynakları verimli kullanarak  yürütmek zorundayız.  2050 yılı itibariyle dünya nüfusunun 9 milyara ulaşması bekleniyor. Ve bu nüfusun çoğu gelişmekte olan ülkelerde yaşayacak. Kente göç artarak devam edecek. İşte bu noktada “Sürdürülebilir Kalkınma” devreye giriyor. “Sürdürülebilir Kalkınma”, insan yaşamının gereksinimleri ve doğal kaynakların sürdürülebilirliği arasında bir denge kurarak; ekonomik, çevresel ve toplumsal boyutlarıyla bugünden geleceğe uyumlu bir programlama yapılmasını amaçlayan bütünsel bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım bireysel, toplumsal ve kurumsal düzeylerde davranışlarımızı ve politikalarımızı değiştirmeyi, Sürdürülebilir Kalkınma Modeli’ni uygulamayı gerektiriyor. TBMM’ye sunulan son iklim raporunda, Türkiye’nin yakın gelecekte daha sıcak, daha kurak ve yağış açısından belirsiz bir iklim yapısına sahip olacağına dikkat çekilerek konunun acilen tartışmaya açılması önerildi. Küresel Denge Derneği, Tüketiciyi ve İklimi Koruma Derneği ile Yasama Derneği, Meclis için ortak çalışmayla “İklim Değişikliği Politikasının Geliştirilmesi için Türkiye’de Parlamentonun Rolünün Güçlendirilmesi Projesi” hazırladı. Türkiye’de iklim değişikliğiyle mücade konusunda Meclis bünyesinde farkındalık oluşturulmasını amaçlayan raporda, siyasilere özetle şu tavsiyelerde bulunuldu: “Türkiye, sera gazları salınımının 2030 yılına kadar yüzde 21 azaltılmasını hedef olarak taahhüt etmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 1990’da 4 ton olan kişi başı salımların 2030’da 10.5 ton seviyesine çıkacağını belirtmiştir. Sıcaklık artışını sanayileşme öncesine göre 1.5 derecede sınırlamak için 2015’ten sonra, 2 derece hedefi için ise 2020’den sonra salımları azaltmak gerekiyorken Türkiye’nin salım artışı tam tersine hem hızlanmakta, hem de 2030’dan sonraya kadar artmaya devam etmektedir. Bir dizi bilimsel güncel çalışma, Türkiye’nin yakın gelecekte daha sıcak, daha kurak ve yağışlar açısından daha belirsiz bir iklim yapısına sahip olacağını ortaya koymaktadır. Nitekim Türkiye’de artık beklenmedik biçimde mevsimlerde anlık aşırı yağışlar, aşırı soğuklar ve olağan dışı yağmurlar ve seller yaşanmaktadır. İklim değişikliği ile mücadele politikalarının TBMM’nin yasama ve parlamenter denetim faaliyetleri kapsamında tartışılmaya açılması önemlidir.”

“AVM sektörü, özgün projeler üretmekte zorlanıyor”

AVM sektörünün en büyük sorunları nelerdir?
AVM sektörünün en büyük sorunu, hızla gelişen ve değişen perakende sektörü içinde fark yaratan, özgün projeler üretmekte zorlanmasıdır. Son yıllarda yapılan projelere baktığımızda çoğunlukla birbirini taklit eden, fark yaratmaya odaklanmamış projeler görüyoruz. Tasarımdan işletme anlayışına kadar her alanda inovatif ve sürdürülebilir projeler geliştirmenin önemini iyi anlamalıyız. Diğer bir konu da sektörel düzenlemelere uyum konusudur. Özellikle TAMPF çatısı altında yapılan çalışmalarla son dönemde perakende sektörüne dönük kanun ve düzenlemeler konusunda Ankara ile daha yakın çalışmalar yapılmaktadır. Sektörün gelişimi için perakende ticareti ilgilendiren tüm konularda sektörün görüş ve önerilerini almak ve değerlendirmek esas olmalıdır.

Başarılı bir AVM yapmanın ve yönetmenin kriterleri nedir sizce? Önümüzdeki dönemde sektörle ilgili öngörülerinizi öğrenebilir miyiz? Nasıl bir sektör hayal ediyorsunuz?
Lokasyon, konsept ve marka karması seçiminde doğru bir planlamayla işe başlamak lazım. Tasarımdan işletme anlayışına kadar her aşamada özgün, fark yaratmaya odaklanmış ve sürdürülebilir projeler yaratmalıyız. Perakende sektörünün dinamizmini iyi anlayan, değişime ve gelişmeye açık, vizyoner bir bakış açısı her işte olduğu gibi AVM sektörü için de başarının anahtarı olacaktır.  Artık AVM’lere sadece alışveriş yapmak ya da birşeyler yemek için değil, sosyalleşmek, aile ve arkadaşlarla birlikte zaman geçirmek ve farklı deneyimler yaşamak için gidildiğini unutmamamız lazım. Hayalim, şu an AYD’de yürüttüğüm Sürdürülebilirlik Komite Başkanlığı misyonumu da hatırlayarak, her açıdan bulunduğu sosyal çevre ile uyumlu,  iyi planlanmış, tasarımdan işletme modeline kadar özgün ve fark yaratan, inovasyonu ve sürdürülebilirliği iş modelinin merkezine oturtmuş AVM sayısının artmasıdır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz