K. Osman İLLEZ
2023 yılını iyisiyle kötüsüyle hep beraber bir şekilde bitirdik. Öncelikle sektörümüz açısından 2023 yılını kısaca değerlendirmek istiyorum.
Her ay AYD (Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği) ve Akademetre Araştırma ile birlikte yaptığı araştırma ile çıkan, sektörümüzü ilgilendiren Aralık ayı ciro endeksi sonuçları yayınlandı. 2023 yılı sonu itibarıyla Aralık ayı metrekare verimlilik verilerini, aynı dönemin bir önceki yılın aynı ayı ile karşılaştırıldığında ve enflasyondan arındırılmamış olarak incelendiğinde yüzde 87.6 oranında arttı. Aralık ayı 2023 için açıklanan yıllık enflasyon oranının yüzde 64.77 olduğu düşünüldüğünde, metrekare verimlilik endeksindeki artışın enflasyonun üzerinde olduğu görülüyor.
AVM’lerde kiralanabilir metrekare alanı başına düşen ciro Aralık ayında Türkiye genelinde 10.856 TL iken İstanbul’da 13.280 TL, Anadolu’da 9.240 TL olarak gerçekleşti.
Ziyaret sayısı rakamlarına baktığımızda ise; Aralık 2023 verileri bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8.42’lik bir artış görülmekte, Aralık 2023 dönemin, Kasım 2023 ile karşılaştırıldığında yüzde 7.2 oranında bir artış olduğu gözlemlendi.
Kategoriler bazında sektöre baktığımızda enflasyondan arındırılmamış hali ile, geçtiğimiz yılın Aralık ayında en fazla artış yüzde 103.5 ile Teknoloji kategorisinde görülmüştür. Giyim kategorisinde yüzde 83.6, Yiyecek İçecek kategorisinde yüzde 81.6, Hipermarket kategorisinde yüzde 80.3 ve ayakkabı kategorisinde yüzde 78.8’lik bir artış görüldü.
2023 yılını sektörümüzü kısaca değerlendirdikten sonra 2024 yılı nasıl olacak?
Sektörümüzün (AYD ve Akademetre Araştırma) verilerin sektörden toplanması ve bunların bir rapor haline getirilmesi sektör ile paylaşılması 2 ay sürüyor. Bu nedenle bizler rakamları 2 ay geriden görmekteyiz. Bu nedenle Ocak ayı rakamlarını daha göremedik. 2024 yılına yeni girdiğimiz dönemde, içinde bulunduğumuz ekonomik ve siyası belirsizlikler nedeniyle 2024 yılını değerlendirmemiz gerçekten kolay olmayacaktır. Bu nedenle 2024 yılını çeyrek dönemler olarak değerlendirmenin daha doğru olacağını düşünüyorum.
Unutulmamalıdır ki, 2024 yılı 31 Mart tarihinde yerel seçimler yapılacak ve bu seçimler öncesinde piyasaya taze para akışı olacaktır. Bu seçim dönemine girerken 2024 yılı ilk çeyrek döneminin başında 25 Ocak 2024 Perşembe gün Merkez Bankası politika faizi oranının yüzde 42.5’ten yüzde 45. 0 düzeyine yükseltmişti. Her ay açıklanması planlanan Merkez Bankası Şubat ayı politika faiz oranı ise 22 Şubat Perşembe günü açıklanmış ve yüzde 45 olarak devam etmesine karar verilmiştir.
Şimdi bu faiz oranları tüketiciye, perakendeye nasıl yansıyacak? Özellikle perakende tüketicisini ele aldığımızda; perakende tüketicisinin 2024 yılında harcama davranışları beklentilerin aksine tamamen farklı şekilde değişeceğini düşünmekteyim. Son birkaç yıldır kendi birikimini korumak veya yatırımıyla kar etmek amacıyla, düşük faiz oranları, dövizin baskı altında tutulup artmaması, tüketicilerin yatırımlarını araç veya gayrimenkule yöneltmişti. Bu nedenle 2023 yılı başında 0 kilometre araçlara ulaşılması başta zor oldu, ikinci el araçlar ise 0 araçların üzerinde fiyatta satıldı. ODMD (Otomobil Distribütörleri ve Mobilite Derneği) aylık yayınladığı, yerli ve yabancı ve hafif ticari araç satış rakamlarıyla 2023 yılı toplan satışı 1.232.635 araç ile tarihi rekorunu kırmıştır. Bugüne kadar en verimli geçmiş yıllar 2013 ve 2017 yılları için 950.000 adet civarındadır. Ortalama 700.000 ile 800.000 adet yıllık satışlar geçmişte görülmüştür.
Konut satışlarını incelediğimizde GYODER (Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı) verilerine göre 2023 yılı 3. çeyrek verileri paylaşılmış, 2023 yılının üçüncü çeyreğinde konut satışları bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 1.1 oranında artış kaydederek 334.295 adet olmuştur. Böylece konut satışlarında yıllık bazda dört çeyrektir devam eden düşüş serisi sona ermiştir.
Satış durumuna göre yapılan değerlendirmede, birinci el satışların üçüncü çeyrekte 2013 yılından beri en düşük seviyesine gerilediği gözlenmiştir. 2023 yılının ikinci çeyreğinde de benzer şekilde en düşük ikinci çeyrek verisi görülmüştü. Üçüncü çeyrekte 97.439 adet konut ilk kez satışa konu olurken ilk satışların toplam satışlar içerisindeki oranı bir önceki çeyrek verisi olan yüzde 30.9’dan yüzde 29.1’e gerilemiştir.
Ocak ayında faiz oranlarının artması ve şubat ayında ise aynen devam edeceği düşüncesiyle, tüketici bundan sonra araç alımı, gayrimenkul alımı gibi yatırım platformlarından kaçacağını ve bundan sonra kişisel yatırımını faiz ile değerlendireceğini öngörmekteyim. Bundan dolayı 2. el araç fiyatları ve gayrimenkul fiyatlarında ciddi bir düşüşe sebep olacaktır. Ocak ayı sonuçlarına baktığımızda bu düşüşler çok net görülmüştür.
Peki, bu faiz değişikliğin neticesinde üst ve orta gelirli bir grubun 2024 yılı ilk 3 ayında perakende alışverişini nasıl etkileyecektir? Orta üst seviyedeki tüketiciler kişisel yatırımlarını artan faize yatıracak ve bunun sonucunda döviz, gayrimenkul ve araç yatırımlarına talep azalacaktır. Yani bu kalemler bu dönemde yatırım aracı olarak görülmeyecektir.
Yerel seçimlerden sonra beklenti ise ekonomide sıkı bir para politikası uygulanacağı, enflasyonun artacağı ve satın alma gücünün çok daha düşeceği yönündedir.
Unutulmamalıdır ki, orta gelirli vatandaşlar 2024 yılı ilk çeyrek döneminde seçim sonrası fiyatlar artmadan kendi temel ihtiyaçlarını tamamlamak isteyeceklerdir. Özelikle bu kesimin çocuklarının ihtiyaçları sürekli devam edecektir. Çocukları her sene büyümekte kıyafet ve okul harcamaları sürekli her dönem artmaktadır. Orta gelirli vatandaş öncelikle kendi ihtiyaçlarını öteleyip çocuklarının ihtiyaçlarını yerine getirme zorunluluğunu hissetmektedir. Yerel seçim öncesi, yeni asgari ücret zamları, memur, emekli maaş ilave artışları ve vaat edilen ikramiyeler ile ilk çeyrekte tüketiciler çocuklarının ihtiyaçlarını karşılaması için bir fırsat dönemi olarak göreceklerdir. Çünkü sonrası dönemlerde ekonomik, enflasyon gibi belirsizlikle ihtiyaçlarını karşılamak çok daha pahalıya mal olacağını bilmektedir. Bu kesim hem ihtiyaçlarını karşılamak hem de istedikleri markalardan alışveriş yapma amacıyla bu dönemde felsefesini doğru konumlandıran outlet merkezlerindeki mağazalarından alışveriş yapmaya yönelecektir. Bundan dolayı önümüzdeki ilk çeyrek dönemden kaliteli ve ucuz markaların satışı bu tür ürün satanlar için fırsattır.
İndirimli ürün satan markaların bu fırsatı değerlendirirken müşterilerine çok dikkatli servis vermesi gerekmedir. Bu fırsat döneminde müşterisini kandıran ve küstüren perakendeci sonrasında aynı müşteriyi tekrar kazanmasının maliyeti çok yüksek olmaktadır.
Biz ülke olarak birçok ekonomik krizleri beraber geçirdik. Bu nedenle kriz konusunda yeteri kadar tecrübeli perakendecilerimiz var. Geçmişten edindiğimiz tecrübeler ve edindiğimiz deneyimler sayesinde kriz dönemini doğru yöneterek önümüzdeki dönemleri bir fırsat dönemine çevirmek bizim elimizdedir.
Bol alışverişli günler diliyorum.